Sivil Düşün PASAJ Forumunda İnsan Haklarının Geleceği Tartışıldı
Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı, 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nde uluslararası bir forum düzenleyerek insan haklarının geleceğine dair kritik tartışmalara ev sahipliği yaptı. “Bilindikten Yeniye Haklarla Yürümek” temasıyla gerçekleştirilen PASAJ Forum, Türkiye’den ve dünyadan alanında uzman isimleri, aktivistleri, sivil toplum temsilcilerini ve akademisyenleri bir araya getirdi.
Forum, Rumeli Han Pasajı’nda Başladı
9 Aralık 2024’te düzenlenen İnsan Hakları Günü Kutlama Resepsiyonu ile başlayan etkinlik, 10 Aralık’ta kapsamlı bir forum programıyla devam etti. Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Sivil Toplum ve Temel Haklar Bölüm Başkanı Jean Barbé’nin açılışını yaptığı resepsiyona, Avrupa Birliği yetkililerinden sivil toplum kuruluşlarına, özel sektör temsilcilerinden akademisyenlere kadar geniş bir katılımcı kitlesi yer aldı.
Dijital Haklar ve İklim Krizi Öne Çıkan Konular Arasındaydı
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Sivil Toplum Program Yöneticisi Alessandro Angius, insan haklarının Avrupa Birliği için temel bir ilke olduğunu vurguladı. Angius, “Sivil toplum değişimin ve dönüşümün itici gücüdür. Sivil Düşün Programı, Türkiye’de 10 yıldır bu değişime destek sağlıyor ve bir marka haline geldi” dedi.
Forumun diğer dikkat çeken konuşmacılarından Prof. Cristina Vanberghen, dijital hakların geleceği üzerine önemli uyarılarda bulunarak, “Kişisel verilerin gizliliği, algoritmaların şeffaflığı ve manipülatif teknolojilere karşı yasal düzenlemelerin artırılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İklim krizi ve gelir eşitsizliği ise Chatham House araştırmacısı David Griffiths’in odaklandığı konular arasındaydı. Griffiths, insan haklarının değişen dünya koşullarına adapte edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “İnsan hakları sadece zararı önlemek değil, geleceği inşa etmek için bir araçtır” dedi.
Dinlemeye Dayalı Diyalog ile Yeni Bir Yaklaşım
Kriz yönetimi uzmanı Dr. Thomas Lahnthaler, insan hakları savunuculuğunda daha kapsayıcı ve anlayışa dayalı bir yaklaşım önerdi. Lahnthaler, karşılıklı fikirlerin önyargısız şekilde paylaşılabildiği ve her görüşün eşit derecede değerli kabul edildiği diyalog ortamlarının önemine dikkat çekti. Bu yöntemin, tarafların birbirini dinlemesi ve ortak bir anlayış oluşturmasıyla çözüme katkı sağlayabileceğini ifade etti.
Lahnthaler, bu tür diyalogların yalnızca çatışmaları çözmekle kalmayıp, insan haklarının yerel ve küresel bağlamda daha etkili şekilde savunulmasını sağlayabileceğini vurguladı. Katılımcılardan da bu yaklaşımı benimseyerek daha derin bir empati ve iş birliği kültürü geliştirmelerini önerdi.
Tartışma Odalarında Hakların Geleceği Masaya Yatırıldı
Forumun öğleden sonraki bölümü, Türkiye’de insan hakları ekosisteminin küresel gelişmelerle uyumlanması ve yenilenmesi üzerine düzenlenen eş zamanlı tartışma odalarına sahne oldu. İklim krizi, ekonomik eşitsizlik, ifade özgürlüğü ve dijital haklar gibi başlıklar altında Türkiye’den ve dünyadan uzman isimler, hak savunuculuğunun geleceğine dair yeni stratejiler geliştirdi.
İnsan Haklarının Dönüşümüne Giden Yol
PASAJ Forum, katılımcılar için bir ilham kaynağı olurken, insan haklarının çoklu krizlerle şekillenen günümüz dünyasında yeniden tanımlanması gerektiğine dair önemli mesajlar verdi. “Bilindikten Yeniye Haklarla Yürümek” sloganıyla düzenlenen bu etkinlik, hak savunuculuğunun geleceğine dair kolektif bir vizyon ortaya koydu.
İnsan Hakları Uluslararası Kutlama Resepsiyonu ve PASAJ Forumu
Sivil Düşün, haklar yararına düşünen, çalışan ve katkı sunmak isteyenleri 10 Aralık’ta İstanbul’da gerçekleşecek PASAJ Forumunda bir araya getiriyor. Dünyanın değişen koşullarında insan haklarını nasıl bir yolculuk bekliyor ve biz bu yolda nasıl eşlikçiler oluruz, sorularına odaklanan Forum, dünyadan ve Türkiye’den alanında uzman konukları ağırlayacak; zihin açan konuşmalar ile tartışmalar, vizyon kazandıran atölye çalışmaları ve derinlikli analiz paylaşımlarıyla insan hakları gündeminin yenilenme ihtiyacını sorgulatacak. 9 Aralık’ta ise aynı program çerçevesinde İnsan Hakları Günü Kutlama Resepsiyonu gerçekleşecek.
Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı bu yıl 10 Aralık İnsan Hakları Gününde PASAJ isminde uluslararası bir forum düzenliyor. İnsan Hakları Gününün 76. Yıldönümünde, İstanbul’da hayata geçecek program, insan haklarını, çoklu krizlerin şekil verdiği güncel dünya koşullarında yeniden ele almayı ve Türkiye’de yeni bir bakışla gündemleşmesine katkı sunmayı hedefliyor.
PASAJ tüm güne yayılmış bir program ekseninde; ilham veren konuşmalar, genel oturumlar, panel tartışmaları ve atölye çalışmalarına ev sahipliği yapacak. Yanı sıra katılımcılar, kendi aralarında bağlantı kurmalarını sağlayacak pek çok başka fırsatla da buluşacak.
Artan ekonomik eşitsizlik, iklim değişikliği, demokrasinin zayıflaması gibi devasa sorunların kararlarımıza yön verdiği; teknolojinin günlük yaşamlarımızda vazgeçilmez roller üstlendiği bir geçiş dönemini deneyimliyoruz. Öte yandan tüm dünyada insan hakları gündeminin yenilenmesine dair aktif bir tartışma var: Hakların günümüzün kriz ve güçlüklerine karşı güncel stratejilerle güçlendirilmesi, farklı bakış açılarıyla tekrar ele alınması ve değişen koşullara adapte edilmesi gerekiyor.
Dünyada insan hakları gündeminin yenilenmesi ne anlama geliyor? Türkiye’de bu güncelleme ihtiyacını ortaya çıkaran sebepler neler? Uluslararası düzen, iklim krizi, gelir eşitsizliği ve teknolojinin artan etkisi Türkiye’de insan haklarını nasıl etkiliyor? İnsan hakları savunuculuğu nasıl geliştirilebilir; hangi yeni bakış ve stratejilerle nasıl daha esnek ve dayanıklı hale gelir?
Fransızcadan Türkçe’ye geçen pasaj ifadesi, geçit, geçiş gibi anlamlara geliyor. PASAJ Forumu da tüm bu sorular ve ötesine beraberce cevap aramak, bilinenden yeniye doğru yürüdüğümüz yolda geleceğe dair yeni yönler keşfetmek için uluslararası bir hazırlık ve geçiş alanı sunuyor.
Sivil Düşün yıllardır bakış açısı, fikir ve yöntemleri değiş tokuş ettiren, hem tartışmanın hem yeni iş birliklerinin fırsatlarını keşfettiren forumlar düzenleyerek geçmişten geleceğe bir yolculuk içinde konuşma alanları açıyor. 10 Aralık İnsan Hakları Günü de, geçmişin yansımalarını bugün yeniden değerlendirip geleceğe yönelik bir yol çizmek adına Pasaj Forumunun gerçekleşeceği tarih olacak.
Programda neler var?
10 Aralık Salı günü açılış konuşmalarıyla başlayan programda, Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde, Prof. Nezih Orhon’un moderatörlüğünde, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Sivil Toplum, Temel Haklar, Yargı ve İçişleri Bölümü Program Yöneticisi Alessandro Angius ve Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı Takım Lideri Dilek Ertükel konuşmalarını gerçekleştiriyor.
Açılış konuşmalarının ardından, dünyadan kendi alanlarında ses getirmiş isimler, ufkumuzu genişleten konuşmalarıyla başlangıcı yapacak, alan açacaklar.
1920’lere dayanan prestijli düşünce kuruluşu Chatham House’da araştırmacı olmasının yanı sıra strateji ve politika savunuculuğu danışmanı David Griffiths uluslararı düzendeki değişimlerin dünyada insan hakları gündemine nasıl etki ettiğine dair izlenim ve görüşlerini paylaşıyor. Griffiths Londra&Lahey merkezli Free Thought’un da kurucusu.
1982’den bu yana sürdürülebilir tarım yöntemlerini geliştirmeye odaklanmış Bilim, Teknoloji ve Doğal Kaynak Politikası Araştırma Vakfının (RFSTN) kurucusu, dünyaca tanınan bir çevre aktivisti, ekoloji düşünürü ve araştırmacı olan Hintli fizikçi Vandana Shiva, iklim krizi ve gelir eşitsizliğinin geldiği noktaya dair bir dünya fotoğrafı çekiyor.
Avrupa Üniversitesi Enstitüsünde akademisyen ve siyasi yorumcu olarak görev yapan Avrupa Komisyonu kıdemli uzmanı Prof. Cristina Vanberghen teknoloji başlığı altında büyük resimde gördüklerini bizimle paylaşıyor. Cristina; dijitalleşme, yapay zeka, tüketici politikası ile siber güvenlik alanlarında uluslararası düzeyde tanınmış bir isim.
30 ülkede, 20 yıldır çatışma ve kriz ortamlarında çalışan, insan davranışları ile yıkıcı değişimler üzerine uzmanlaşan mentor ve yazar Thomas Lanthaler, değişen uluslararası düzene dair perspektif sunuyor.
David Griffiths, Vandana Shiva, Cristina Vanberghen ve Thomas Lahnthaler ‘in konuşmalarının ardından, Dilan Kaya Taşdelen moderatörlüğünde açık mikrofon oturumda katılımcılarla insan hakları gündeminin geleceğine ilişkin fikir alışverişinde bulunuyor ve beraberce tartışıyoruz.
Öğle yemeği Çiçek Pasajınnda gerçekleşiyor. Öğledensonra oturumlarında ise tartışma odalarına ayrılıyoruz. Türkiye’de insan hakları ekosistemi: Dünya ile uyumlanma ve yenilenme yolları neler? teması altında eş zamanlı gerçekleşecek beş tartışma odasında Türkiye’den uzman konuşmacılar ile birlikte uluslararası düzen, iklim krizi-gelir eşitsizliği, teknoloji ve ifade özgürlüğü-savunuculuk başlıklarına odaklanarak bu alanlarda Türkiye’de yaşanan gelişmelerin haklara etkisini ve geliştirilebilecek yeni stratejileri ele alıyoruz.
Türkiye ve uluslararası hukuk düzeni tartışma odasında, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü Ruhat Sena Akşener ve uluslararası ilişkiler uzmanı, akademisyen-köşe yazarı Soli Özel Arayüz Kampanyası Direktörü Nevzat Taşçı moderatörlüğünde aşağıdaki sorulara cevap arıyor.
Uluslararası düzene dair zorluklar Türkiye’de nasıl şekillenecek? İnsan hakları savunuculuğunun öncelikleri, stratejileri ve taktikleri bu durumdan nasıl etkilenecek?
İnsan hakları gündemi: Türkiye ve iklim değişikliği tartışma odasında Slow Food Hareketi Uluslararası Konsey eski üyesi, gıda adaleti aktivisti, yazar Defne Koryürek ve Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi, İklim Değişikliği Araştırmaları Koordinatörü Ümit Şahin, belgesel fotoğrafçı, araştırmacı ve Kırkayak Kültür Koordinatörü Kemal Vural Tarlan’ın moderatörlüğünde Türkiye’de iklim değişikliği gündemini ele alıyor.
İklim değişikliği, gelir eşitsizliği ve adil geçişle ilgili endişeler Türkiye’deki koşullar açısından ne ölçüde önemli? Bu konular, kamuoyunun, siyasetin ve gündelik yaşamın gündeminde mi? Mevcut tablo insan hakları savunuculuğu için ne ifade ediyor?
İnsan hakları gündemi: Türkiye ve teknoloji odasında, Bilgi Üniversitesi, Hukuk Fakültesi; CyberRights.org Kurucusu Prof. Yaman Akdeniz Gözlemevi Kurucusu, Google Güven ve Güvenlik Programı Türkiye eski Sorumlusu Handan Uslu ile İmece Program Yöneticisi Hazal Kartalkanat’ın moderatörlüğünde Türkiye’de teknolojinin insan hakları gündemindeki rolünü konuşuyor.
Teknoloji Türkiye’de yaşamı ve hakları nasıl etkiliyor? Yasalar ve mevzuatın durumu nedir? Yapay zeka ve diğer teknolojik alanlardaki gelişmeler nereye uzanıyor? Teknoloji, insan hakları savunucularının gündeminde mi?
İnsan hakları gündemi: Türkiye ve daralan sivil alan odasında, Topluluk Kurucusu ve Greenpeace International Kıdemli Kampanya Stratejisti, Portfolyo Yöneticisi Berk Butan, Hafıza Merkezi Kurucu Üyesi ve Eş Direktörü Meltem Aslan ile Belgesel yapımcısı ve Muamma LGBTI+ Derneği Koordinatörü Umut Derin Eroğlan’ın moderayonunda Türkiye’de daralan sivil alana dair görüşlerini katılımcılarla paylaşıyor.
Savunuculuk ve ifade özgürlüğü için alan açabilecek hangi atılımlar mümkün? Strateji ve taktikleri nasıl yeniden ele alır, kendi çizdiğimiz sınırlara nasıl meydan okuruz? Bugün ve gelecekteki seçeneklerimiz neler?
İnsan Hakları Gündemi: Türkiye ve İş Dünyası tartışma odasında ise Çocuk Hakları ve İşgücü Uzmanı, Humanist Büro Kurucusu, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler için İnsan Hakları Durum Tespiti kitabı yazarı Bürge Akbulut, Mercedes-Benz Türk Genel Hukuk Müşaviri ve Çevresel, Sosyal, Kurumsal Yönetim Koordinatörü Gamze Gökçen Karasu Pilevne ile İş Dünyası ve İnsan Hakları Derneği Eş-Kurucusu ve Genel Sekreteri Çiğdem Çımrın’ın moderasyonunda özel sektörün insan hakları ve iklim gündemindeki rolünü tartışıyor.
Avrupa Birliği’nin şirketlerin insan hakları ve çevreye olumsuz etkilerini tanımlamak, önlemek, hafifletmek, sona erdirmek ve hesap verebilirliği sağlamak adına yayınladığı Kurumsal Sürdürülebilirlik Durum Tespiti Direktifi (CSDDD) nedir? Kurumlara özenli davranmaları yükümlülüğünü hatırlatan bu direktif ve diğer uluslararası politika ya da belgeler özel sektörün insan hakları ve iklim gündemindeki rolünü nasıl güçlendirebilir?
Forumun Kapanış Çalıştayında, Türkiye’nin deneyimi dünyadaki tartışmalara nasıl taşınır? sorusu üzerinden odalarda konuşulanları gözlemleyen beş konuşmacı, ortaya çıkan sonuçları analiz ederek aktarıyor.
Çalıştay, Sosyal İklim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Tuğrulöz, Yapay Gündem Kurucusu ve Teyit Eş Kurucusu Gülin Çavuş, Dijital İletişim Stratejisti ve Üzerine Bir Şeyler Podcast Serisi Eş Sunucusu Fulden Ergen, Avukat, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği Eş Direktörü Veysel Ok, Avukat, Ankara Üniversitesi İklim Hukuku Koordinatörü, HUDOTO (Hukuk, Doğa ve Toplum Vakfı) Kurucu Direktörü Özlem Altıparmak’ın katılımıyla gerçekleşiyor. Oturumun moderasyonunu Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı Takım Lideri Dilek Ertükel üstlenecek. Oturuma katkı sunan katılımcıların görüşleri kendi isimleriyle Sivil Düşün’ün Forum ertesesi yayınlayacağı makale koleksiyonunda yer alacak.
PASAJ Forum programı için:
Sivil Düşün nedir?
Sivil Düşün bir Avrupa Birliği programıdır. 2012 yılında başlatılan Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı; Türkiye’deki sivil toplum örgütleri ve aktivistlerin küçük ölçekli/kısa dönemli hak odaklı çalışmalarına ayni katkı ve uzmanlık desteği verir. Sivil Düşün desteklerini farklı yapan, tek aşamada, hızlı ve kolay biçimde başvurulabilmesi; sivil topluma, ihtiyaçlarını somut biçimde tespit etmesi ve sonuç odaklı çalışması yolunda rehberlik sunmasıdır.
Sivil Düşün hak odaklı çalışmaları destekler. Peki hak odaklı çalışma nedir?
Hak odaklı yaklaşım, insan haklarını politika ve uygulamaların tam merkezine yerleştirmek demektir. Bunun için evrensel olarak kabul edilen insan hakları ilke, standart ve normları gözetilir. Bu yaklaşımı sahiplenmek, daha çok insanın haklarını tanıması ve talep etmesi için de fırsat yaratır. Ayrıca, herkesin insan hakları yükümlülüklerini yerine getirmesi yolunda kendiliğinden bir denetim mekanizması çalışmış olur. Kuruluşlar, kamu kurumları ve işletmeler üzerlerinde baskı hisseder; kişiler, ihlalleri hızlıca fark edebilir ve çare arama yoluna gitmekten geri durmazlar. Yürüttüğümüz çalışmalar hak odaklı hale gelir; insan hak ve özgürlüklerinin tanınmasına, korunup geliştirilmesine hep beraber katkı sunulmuş olur.
Sivil Düşün, temel, sosyal, ekonomik, kültürel alandaki insan hak ve özgürlüklerinin yanı sıra hayvan ve çevre hakları alanında yapılan çalışmaları da destekler.
Sivil Düşün Mart 2020’den bu yana Türkiye’nin 7 bölgesinden 75 şehirden 1107 örgüt, 47 topluluk, 702 kişinin çalışmalarını destekledi, 33 hak alanında 1856 çalışma hayata geçirildi. Tüm bu çalışmalar için 5.5 milyon euronun üzerinde kaynak sağladı.
Sivil Düşün neler yapar?
Sivil Düşün, çeşitli sebeplerle hak ve özgürlüklerini kullanamayan, onlardan mahrum kalan kişi ya da grupların güçlenmelerini gözetir. Sivil toplumun kendi ihtiyaçlarını tanımlayarak dile getirme gücü kazanmasında aracıdır.
Toplumda, hak odaklı bakış açısının yerleşerek sahiplenilmesi için zemin hazırlar. Sivil toplumun daha gelişmiş hak odaklı çalışmalar yürütmesi; iletişim, bilinçlendirme, savunuculuk ve izlemeyi daha etkili şekilde yapabilmesi, bütün bunlarla daha çok kişiye ulaşabilmesi için kaynak ve uzmanlık sağlar. Yeni beceriler geliştirmeniz, söz ve yetki sahiplerini etkilemeniz, sesinizi duyurmanız ya da organizasyonel kapasitenizi güçlendirmeniz yolunda sizi destekler.
Destek verirken koltuk değneği değil, yol arkadaşı olmayı hedefler. Ülkede, şehirde, mahallede ya da köyde, sivil toplumun varlık sahasının genişlemesine katkı sunar. Hem var olan aktörlerin güçlendirilmesi hem de yenilerinin sivil alana dahil olmaları için fırsatlar yaratır. Hem Türkiye’de hem AB üyesi ülkelerde, ağ oluşturma ve işbirliği çalışmaları için alan açar.
Sivil Düşün, sivil toplumun ihtiyaçlarını anlamak yolunda çalışmalar yapar, iyi ve yaratıcı örnekleri görünür kılarak teşvik eder.
Program aynı zamanda, sivil toplumu ilgilendiren haber ve duyuruların takip edildiği, güvenilir bilgiyi içeren kaynaklara ulaşılan; hak alanlarında sivil düşünmek, hakları koruyup geliştirmek yolunda bir arada fikir ve deneyim paylaşımı yapılan bir platform olabilmeyi amaçlar.
Sivil Düşün nasıl işler?
Sivil Düşün Avrupa Birliği’nin, aday ülkelerde demokratik değerler ve insan haklarının kalıcılaşmasına katkı sağlamak amacıyla geliştirdiği programlardan biridir. AB Sivil Düşün Programı, Avrupa Birliği Delegasyonunun belirli bir dönem için teknik şartname usullerine göre görevlendirdiği uygulayıcı çalışma ekipleri (Sivil Düşün ekibi) tarafından hayata geçirilir. Avrupa Birliği Delegasyonu, Sivil Düşün ekibi ve altısı sivil toplum örgütü, ikisi aktivist olmak üzere, sekiz sivil toplum temsilcisinden oluşan Yönlendirme Kurulu, Programa rehberlik ve stratejik yön sunar; faaliyetlerin sorunsuz bir şekilde uygulanmasında kolaylaştırıcı rolü üstlenir.
Sivil Düşün hangi değerleri benimser?
Sivil Düşün bir Avrupa Birliği (AB) programıdır. Programa dair tüm süreçler Avrupa Birliği’nin amaç, değer ve çalışma pratiklerine uygun olarak gerçekleştirilir. AB programlarından destek almak, insan hakları ve demokrasi için evrensel değerleri paylaşan bir aktivistler ve örgütler topluluğuna katılmak anlamına gelir.
Bu değer ve uygulamalar çerçevesinde Sivil Düşün,
Sivil Düşün,
Bu site, Avrupa Birliği finansal desteği ile üretilmiştir. Bu web sitesinin içeriğinden yalnızca WEglobal Danışmanlık A.Ş. liderliğindeki konsorsiyum sorumludur ve hiçbir şekilde Avrupa Birliği’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.